Yazın güneş ve denizin keyfini çıkarırken umarsızca bronzlaşanlar, sonbahar gelip çatınca ciltlerine nasıl da zarar verdiklerini anlayıp yeniden yapılandırma telaşına düşüyor. Charm&Beauty, cildinizi onarıp tazelik kazandırmanın yöntemlerini sizin için araştırdı.
Sıvı ve ısı dengesini sağlayan, salgı yapan, duyusal, immünolojik pek çok işlevi olan cildimiz, aynı zamanda iç ortam dengesi ile dış çevrenin potansiyel zararları arasında bir bariyer oluşturarak yaşamsal bir rol oynar. Çevrede oluşan hava değişimleri, vücudumuzda ilk cildimizi etkiler. Estetik bir görünüme sahip olmak için, canlı, pürüzsüz, lekesiz ve yumuşak bir cilde ihtiyacınız var.
Özellikle de mevsim geçişlerinde, cildin yeni hava koşullarına ayak uydurması için bazı önlemlerin alınmasında fayda var. Yazın güneşin ve nemin etkisiyle yıpranan, hasar gören cildimiz, sonbahar gelince, rüzgar ve ani ısı değişimlerinden dolayı olumsuz yönde etkileniyor.
Güneş ışınlarının da sebep olduğu fotoyaşlanmanın cilde etkisi 30’lu yaşlara kadar devam eder. Bu yaşlara kadar maruz kaldığımız güneş, geleceğimizi belirli ölçüde etkiler. Şimdi hala genç olduğunuzu düşünüp yazları umarsızca güneşleniyorsanız, büyük hata ediyorsunuz. Sonbahar döneminde, cildin kavurucu yaz sıcaklarında maruz kaldığı fotoyaşlanma etkilerini onarmak için çaba göstermelisiniz.
Hangi mevsim olursa olsun su tüketmek çok önemli. Su cildin nemini korumak için oldukça gereklidir. Cildin mevsim değişiminin getirdiği kuruluğu önlemek için bol su tüketmek iyi bir başlangıç olacaktır. Deriye esnekliğini ve bütünlüğünü sağlayan suyun derideki oranı yüzde 10’un üzerinde olmalı. Su içeriği azalırsa deri kuru, klinik olarak pullanma, çatlama, egzema gibi birtakım deri hastalıklarına, enfeksiyonlara sebep olabilir. Deriden mevcut bulunan yapıtaşları, suyun deriden buharlaşmasını önler, çevreden deriye su çeker, dolayısıyla su kaybını, kurumayı engeller, derinin direncini sağlar.
Cilt temizliğini ihmal etmeyin…
Derinin iklim değişikliğine adaptasyonunu sağlamalısınız. Yaz aylarında derinin temizliğinde kullanılan temizleyiciler, tonikler ve peeling ürünleri, kış aylarında kullanılanlarla aynı olmamalı. Cilt temizliğinin doğru ürünlerle, bilinçli bir şekilde yapılması gerekir. Cildi temizlerken gereğinden fazla agresif davranırsanız, dış etkenlere karşı korumasız kalan cilt, koruyucu yağ tabakasını yitirir. Temizliğin çok yüzeysel yapılması halinde ise, ciltte irritasyonlara sebep olan çok sayıda bakteri için uygun bir ortam oluşabilir. Hassas ve kuru ciltler, krem formüllü temizleyicileri tercih etmeli. Hassas cilde sahip olmayanlar, haftada bir kez retinoik asit türevleri, kimyasal peeling ve mikrodermabrazyon ile soyma işlemi uygulatmalı. Yumuşak süt kıvamıyla, en kalıcı makyajı bile kolaylıkla temizleyebilen Clinique Take the Day Off Cleansing Milk (89 TL) (1) tüm cilt tipleri tarafından kullanılabilir. Cildi yumuşatıp rahat hissettiriyor. Yağlı ciltler ise Lancome Pure Focus Gel Nettoyant Tube (62 TL) (2) kullanmalı. Dermo-Guide System, ciltteki yağı kaynağında emerek yağlı cildin normale dönmesini, temiz, yumuşak ve canlı görünmesini sağlıyor. Cildinizi temizledikten sonra tonik uygulamayı da ihmal etmeyin. Tonikler, cildin temizleme ve nemlendirme işlemleri arasında ihtiyaç duyduğu hayati bir geçiştir. Tonique de La Mer (240 TL) (3) içeriğinde bulunan özel Ayrıştırılmış Suları sayesinde, cildi diriltip canlılık veriyor. Negatif yüklü sularla cilde verilen anti-iritanlar cildi yatıştırıyor ve ardından uygulanacak bakımdan maksimum fayda sağlanacak hale getiriyor.
PH diyeti yapın
Uzmanlar, birçok diyet programının cildin güzelleşmesine katkıda bulunduğunu söylüyor. İki haftalık Ph diyetiyle kırışıklıkların giderilebileceğini gösteren çalışmalar bulunuyor. Sağlıklı bir cilt, asit-baz dengesine gereksinim duyuyor. Her gün 3’e 1 oranında baz-asit şeklinde beslenmenin, her gün su, bitkisel çay, kalsiyum tablet ve probiyotik destek almanın, haftada bir kez mutluluk verecek bir etkinlikte bulunmanın, yaşa ve cilde uygun günlük nemlendirici, güneş koruyucu, göz kremi kullanarak bakım yapmanın cilt yaşlanmasını önemli derecede engellediğini biliyoruz.
Nem faktörü…
Beslenme dışında, kozmetik ürünlerin ve uygulamaların da desteğini alarak yaz sonunda yıpranan cildinize etkili bakım uygulayabilirsiniz. Kozmetik üreticileri, ürünlerinde, azalan deri kalınlığının ve destek dokunun düzeltilmesini sağlayan maddeler kullanıyor.
Nemlendiriciler derinin üst tabakasını su içeriğini arttırmak ve uygun seviyede tutmak amaçlı üretilen bileşiklerdir. Derinin ana yapısal elemanlarına benzer bileşikler olması tercih edilir. Nemlendiriciler yapılarında başkaca fonksiyonları olan ürünleri taşıyabilir. Antioksidanlar, retinoik asitler, vitaminler, bitkisel yapıtaşları, büyüme faktörleri, proteinler, güneşten koruma faktörleri, nemlendiricilerin yapısına katılabilir. Seçeceğiniz nemlendiriciyi cildinizin yapısına göre belirlemelisiniz. Derinin hiçbir sorunu olmasa bile, içinde bulunduğu nem dengesini korumak, mevsim geçişlerinde ve sonrasında sert iklim koşullarının neden olabileceği hasarlara karşı deriyi nemlendirmeliyiz.
Derialtı yağlı dokunun zamanla kaybolmasının nedeni tam bilinmiyor. Vücuttaki hormonların azalmasına bağlı olabileceği düşünülüyor. Genç ve sağlıklı bir deride normalde var olan ama daha sonra yaşlanmayla azalan su tutma kapasitesini arttıran, dolayısıyla kırışıklıkları dolduran hyaluronik asit, günümüzde yaygın kullanım alanı buldu. Hyaluronik asit, o bölgede derinin ihtiyacı olan suyu da tutarak nem oranını arttırıyor. Kırışıklıklarla mücadele etmek için en önemli faktör, cildin nemlendirilmesi. Hyaluronik asit de bu amaca hizmet ediyor. Enerji veren yaşlanma karşıtı bakım kremi Nuxellence Jeunesse Youth and Radiance Revealing Fluid (215 TL) (4) cilt hücrelerine kaybettiği enerjiyi geri kazandırırken, kırışıklık ve ince çizgilerin azalmasına yardımcı oluyor, cildinizin pürüzsüz bir görünüme kavuşmasına yardım ediyor. İçeriğindeki Souci bitkisinin taçyaprakları, Araucaria tohumları, doğal hyaluronik asit ve Galanga yaprakları, kırışıklıkları düzeltip cilde dolgun bir görünüm veriyor. Shiseido Benefiance WrinkleResist 24 Day Emulsion (289 TL) (5) cildin erken yaşlanmasına neden olan olumsuz çevre koşullarına karşı koyuyor. Cildi UV ışınlarının yol açtığı hasara karşı korumak için yabani kekik özüyle formüle edilmiş ürün, cildin nemini gün boyu muhafaza etmesini sağlıyor. Aşırı kuru ciltler Yves Rocher 24 Saat Derinlemesine Nemlendiren Jel Krem (37,90 TL) (6) sayesinde cilt nemini muhafaza etmeyi başarabilir. Jel dokuya sahip bu krem, ciltteki nemsizliğin neden olduğu gerilme duygusunu gideriyor. Cildiniz uyguladığınız andan itibaren sağlıkla ışıldıyor.
Lipit bariyerini koruyun…
Derinin en üst tabakasının engel işlevi, hücreler arasındaki iki tabakalı lipit tarafından kontrol edilir. Bu yapının zamanla bozulması, nem kaybını arttırıyor. Bu lipit bariyerin işlevini düzeltmek amacıyla, birçok farklı madde içeren ürün geliştiriliyor. Yulaf özü, gliserin, jojoba yağı, dimetikon, propilen, alfa hidroksi asit, soya fasulyesi ve seramit gibi maddeler içeren ürünleri tercih etmelisiniz. Cildiniz parlaklığını kaybettiyse, seramit içeren ürünler sayesinde ışıltısını geri kazandırabilirsiniz. Ciltte doğal olarak bulunan seramitlerin, hasarlı hücreleri onarma özelliği
bulunuyor. Sonbaharda kullandığınız ürünlerin de SPF içeriyor olmasına dikkat etmelisiniz. Ciltteki hasarlı hücrelere yeniden hayat verebilmek için Nivea Cellular Anti-Age Gündüz Kremi SPF 15 (52,90 TL) (7) kullanabilirsiniz. Yaşlı hücrelerin genç hücreler gibi davranmasını sağlayan seri, özenle seçilen bileşenlerin kombinasyonundan oluşan formülüyle, hücre yenilenmesini tetikliyor. İçeriğindeki hyaluronik asit, cildin su tutma kapasitesini, manolya özü ise oksidatif strese karşı dayanıklılığını arttırıyor.
Yeşil çay…
Cildin yaşlanmasıyla ilgili geliştirilen yeni bulgular, fotoyaşlanmayla karsinojenezin aynı olduğunu vurguluyor. Bunun nedeni, her ikisinin de, ultraviyole A’nın deride gelişen enflamasyon sonucu ortaya çıkmaları. Bu enflamasyonu engellemek veya azaltmak da fotoyaşlanma etkisini de azaltacaktır. Bu amaçla
niyasinamit, yeşil çay polifenolleri veya salisilik asit gibi içerikler kullanılıyor. Seçilen kozmetik ürünlerin, deriyi tahriş etmeyen yapıda olmaları çok önemlidir. Çünkü bu tahrişler, enflamasyonu arttırarak olumsuz etki gösterebilir. Fotoyaşlanmaya karşı önlem alması gereken, olgun olmayan ciltlere Avon Care Salatalık ve Yeşil Çay Özü İçeren Tazeleyici Jel Yüz Kremi (16 TL) (8) uygulanabilir. Mat, nemlendirilmiş ve taze görünen bir cilt sağlıyor.
Anti-oksidan etkisi
Sonbaharda, neme susamış cildinize, resveratrol içeren ürünlerle bakım yapmalısınız. Üzüm kabuğunda bulunan resveratrolün güçlü antioksidan özelliği E Vitamininden 50 kat, C Vitamininden ise 30 kat daha fazladır. Anti-aging etkili resveratrol maddesinin, yaşlanmayı yavaşlatıcı hatta yaşam sürecini uzatıcı etkisi olduğu bile düşünülüyor. İnflamasyon karşıtı etkisi ile doku hasarı ve hücresel proliferasyonu baskılıyor, cilt yapısını koruyor. Caudalie S.O.S Thirst Quenching Nem Serumu (125 TL) (9), İçeriğindeki antioksidan etkili üzüm çekirdeği polifenolleri, nemlendirici ve yatıştırıcı organik üzüm suyu, güçlendirici Vinolevure, nemlendirici hyaluronik asit ile cildin acil nem takviyesini karşılıyor. Suyun cildin derinlerine kadar nüfuz etmesini sağlıyor.
Leke tedavisine hemen başlayın…
Leke oluşumunda ve artışında güneşin rolü nedeniyle güneşten doğru korunma, bütün leke tedavilerinin vazgeçilmez bir parçasıdır. Güneşten sadece güneş ışınlarının yoğun olduğu yaz aylarında değil, karlı kış aylarında da yansıyan UV nedeniyle sürekli korunmalısınız. Koruyucu kremlerin etkileri üç, dört saat sürer, su, ter temasıyla azalır, dolayısıyla uygulama sık sık tekrar edilmeli. Bu önlemler, leklerin koyulaşmasını ve yenilerin oluşmasını önler ancak var olan leke ile mücadelede bir takım tedaviler uygulamak gerekebilir. Önce cildinizdeki lekeyi doğru tanımalısınız. Her leke için tedavi yaklaşımı farklı olabilir. Tedavi bazen sadece renk açıcı kremlerin sürülmesi şeklinde uygulanacağı gibi, kimyasal, enzimatik peelinglerle soyma, dermabrazyon yapma veya çeşitli çeşitli lazerlerin kullanımıyla da sürdürülebilinir. Güneşin zararlı UV ışınları yüzünden oluşan kahverengi leke tedavisine genelde Kasım’dan itibaren başlanır. Leke tedavisi ürünlerinin güneş altında kullanılması pek tavsiye edilmez. Eylül’de havalar hala güneşli olduğunda, Dermalogica Pure Light SPF 30 (265 TL) (10) kullanmaya başlayın. Özel içeriğiyle cildi nemlendirip, lekelerin giderilmesine yardımcı olurken, cildi güneşten de koruyor. Peptitler, C Vitamini, ve bitkisel özler ton farklılıklarını azaltmaya yardımcı olurken, hyaluronik asit cildi neme doyuruyor. Cildinize derinlemesine bakım yapmak için Guerlain Orchidee Imperiale (1165 TL) (11) gibi ultra besleyici bir maske kullanmalısınız. Daha sıkı, daha parlak ve canlı bir cilt sunan maske, kırışıklıkların görünümünü azaltıp cilt dokusunu pürüzsüzleştiriyor.