Kanserden sonra en tehlikeli hastalık “Obezite” oldu
Obezite, dünyada epidemik bir salgın haline geldi. Küçük yaşlara kadar düşmekte olan bu yaygın hastalığın en bilinen nedeni düzensiz beslenme ve hareketsizlik. Bilgisayar başında ve televizyon karşısında geçirilen uzun saatler obeziteye davetiye çıkarıyor. Dünyada kanser hastalığından sonra en ölümcül hastalığın obezite olduğunu belirten Yard. Doç. Dr. Erol Vural, düzensiz beslenerek dengesiz kilo alımının ileride obeziteye yol açmak birçok hastalığa davetiye çıkardığını belirtti.
Dünyada hastalıktan doğan ölümlerde ilk sırada kanser, ikinci sırada obezite gelmekte
Obezite sadece estetik bir problem olarak görülmemelidir. Obezite birçok yandaş hastalığa davetiye çıkaran multi faktöriyel çok nedenli bir hastalıktır. Tip 2 diyabette en önemli risk faktörü obezite olarak görülmektedir. Böylece vücuttaki yağ miktarının artması, pankreas bezinden salgılanan ve şeker metabolizmasının en önemli düzenleyicisi olan insülin hormonuna bir direnç kazandırır. Bu durumda insülin dokulardaki etkinliğini yavaş yavaş kaybeder, şeker hastalığının oluşmasına neden olur. Türkiye’de de obezite hastalığı gün geçtikçe artmaktadır. Obezite oranı ülkemizde % 35 lere kadar yükselmiştir. Ve epidemik bir salgın haline gelmiştir. Dünyada genelinde ‘hastalıktan ölüm’lerde ilk sıranın kanser olduğunu belirten Yard. Doç. Dr. Erol Vural, ikinci sırada obezitenin yer aldığını ifade ederek, “Günümüzde bilinen kanser türlerinin ¼’ nin obezite ile direkt ya da indirekt ilişkisi bulunmakta olduğunu vurguladı. Kalp ve damar sistemindeki bozukluklar obezitenin olumsuz etkilediği ikinci önemli sistem olarak biliniyor. Kanda artan yağ oranları damar sertliğine zemin hazırlıyor, damar sertliği ciddi boyutlara ulaşırsa hipertansiyon, kalp krizi ve inme riskleri ortaya çıkıyor. Obez bireylerde kalp krizi riski normal kiloda olan insanlara çok daha fazladır. Obezitenin bazı kanser türlerinde risk faktörü olduğu tıbbi araştırmalarla ortaya koyuluyor. Obezite, erkeklerde özellikle prostat ve kolon kanserlerine, kadınlarda ise özellikle hormonlara bağlı olarak gelişen meme kanserine, over ve rahim kanserine neden oluyor. Obezite ile mücadelede hastalığında klasik ve medikal tedaviler işe yaramadığında obezite cerrahisi kullanılan en etkili ve en başarılı yöntemdir. Yard. Doç. Dr. Erol Vural, “Obezite ile ilk mücadele diyet, egzersiz ve ilaç tedavisi ile başlıyor. Bu tedaviler obezite hastası üzerinde çok etkili olamayabiliyor. Obezite ilerledikçe kişinin yaşam kalitesi de düşüyor ve günlük hayatının rutinlerini bile gerçekleştiremez oluyor.” diyor. Amerika Diyet Federasyonu (ADA) nın resmi verilerine göre dünyada klasik tedavi yöntemleriyle obeziteden kurtulma oranı % 15’lerde seyrediyor. Obezite cerrahisinin başarı oranı ise yüzde 95’lerde ve günümüzde bilinen en etkili tedavi yöntemlerinin başında geliyor.