Wellbeing oteli kavramı bilindiği gibi sadece diyet ve Spa’yı değil sağlıklı yaşam adına bütüncül bir yaklaşımı ele alıyor.
Wellbeing oteli, merkezinde sağlıklı yaşamı insanlara deneyimletme amacı güden, diğer otellerden, misafirlere sunduğu wellbeing uygulamalarıyla farklılaşan oteldir aslında. Son zamanlarda hayat tarzına bağlı hastalıkların (diyabet, kanser, kalp) artması, modern hayatın sağlığımıza getirdiği kötü yan etkiler sebebiyle artık insanların sağlıklarına çok daha fazla yatırım yaptıklarını görüyoruz. Tüm Wellness-Wellbeing ekonomisi dünyada 3.7 trilyon doları bulmakta. Dolayısıyla Wellness turizmi bu segmentte 3. sırada yer alarak, yaklaşık 564 milyar dolarlık bir ekonomiyi oluşturuyor. Üstelik diğer turizm segmentlerine göre %59 daha hızlı büyüyor. Bu aslında insanların seyahat ederken önceliklerinin sağlıklı yaşam olduğunun bir göstergesi. Yani seyahat eden insanlar gidecekleri yerde sağlıklı beslenmek, spor yapmak, yoga-meditasyon, ses terapisi, spa gibi çeşitli uygulamaların bir arada olduğu yerleri öncelikli tercih ediyor. Biz de Sağlık Eğitmeni, Raw Food ve Detoks Danışmanı Çisem Çakır ile gerçekleştirdiğimiz röportajda Wellbeing oteli kavramının bilinmeyenlerini Beauty Turkey okuyucuları için keşfettik…
Wellbeing Oteli nedir? Çalışmalarınızdan bahseder misiniz? Sianji Wellbeing Resort hakkında bilgi alabilir miyiz?
“Bodrum Kadıkalesi’nde yer alan Sianji Wellbeing Resort olarak yaklaşık 7 sene önce başladığımız Wellbeing oteli yolculuğunda, iyi bir yol kat ettiğimizi düşünüyorum. Hemen hemen herkesin sağlıklı yaşam adına otelimize geldiğinde rahatlıkla uygulayabileceği bir diyet ya da terapi var. Seçenekleri çok geniş tuttuk. Şu anda Türkiye’de wellbeing oteli dendiği zaman bir diyet programı ve spa terapileri ile rahatlıkla kendilerine bu isimi takabileceklerini düşünüyorlar ama Wellbeing oteli olmak çok büyük sorumluluk. Sadece diyet ve spa ile çözülebilecek bir anlayış değil. Bütüncül bir bakış açısına sahip olmak gerekir, gelenlerin size hayat tarzlarını değiştirmek için geldiklerini veya kilo vermek için geldiyse bile uzun vadede sağlıklı yaşam bilincinin hem yaşam sürelerini uzatacağının hem de yaşam kalitesini sağlayacağının bilincini vermeniz gerekiyor. Alkali diyet, çiğ beslenme, detoks, günboyu devam eden grup egzersiz programları, spa terapileri, ozon terapisi, Infrared, Thalasso, yoga, meditasyon, ses terapisi gibi ruh-beden-zihin bütünlüğünü sağlayıcı çeşitli uygulamaları şu anda bizde bulabiliyorsunuz. Bu şekilde öne çıktığımızı düşünüyorum. Ayrıca otelimiz dünyanın enerji merkezlerini barından Ley Hattı üzerinden de geçtiği için, bir gece uyuyan bir kişi bile daha dinç uyandığını, daha iyi hissettiğini söylüyor. Ley hatları dünyanın belli noktalarından geçen enerjilerin yoğun olarak aktığı manyetik alana sahip enerji bölgeleridir. Coğrafi konumumuzun da konuklarımızın otelimizi tekrar tercih etmesinde önemli rolü var.”
Sianji Wellbeing Resort ruh-beden-zihin bütünlüğünü sağlayıcı her türlü uygulamayı sunuyor… Kısa kısa bahsedebilir misiniz?
Alkali Diyet: “Alkali diyet, çiğ beslenmenin ağırlıkta olduğu bir beslenme şekli, çünkü en alkali gıdalar zaten çiğ yeşillikler, filizler, yosunlar, sebzeler, meyveler, yağlı tohumlar, kuruyemişlerdir. Bunların ağırlıklı tüketildiği bir diyet alkali diyettir. Alkali diyetin kolay uygulanabilir oluşu şu, yasak yok, alternatifler var. Örneğin inek sütünü önermez ama keçi sütü, koyun sütü, manda sütünden yapılmış ürünleri tüketilmesini tavsiye eder, çünkü bunların asit yükü daha azdır. Normal nötr pH su yerine, içine limon suyu, elma sirkesi ya da bikarbonat koyduğumuz alkali suyu önerir. Sebep hep aynı, hücrenin asit yükünü azaltmak, enzim-oksijen-vitamin-mineral-fitokimyasalları zarar görmemiş, işlenmemiş yiyecekleri temiz yakıt olarak kullanmak. Hücrelerinizi besledikçe, zamanı geriye alıyorsunuz, cildiniz güzelleşiyor, daha zinde, daha iyi hissediyorsunuz, hastalıklara çok daha az yakalanıyorsunuz ve kronik hasta olma ihtimaliniz de oldukça düşüyor.”
Master Detoks: “Detoks, zararlı toksinlerin vücuttan atılması, vücutta doğru pH dengesinin oluşması ve vücudun arınması için en etkili yöntemdir. 21. yüzyılda yaşıyoruz. Modern yaşam bize birçok kolaylık sunuyor, fakat bu kolaylık bizi zehirliyor. Örneğin paketli ürünlerin çoğunda, raf ömrü uzun olsun diye kimyasal koruyucular, rafine şeker ve renklendiriciler vardır. Bunlar azımsanmayacak kadar zararlı toksinlerdir ve vücut bunları tanımlayamaz. Aslında vücudumuzun toksinlerle başa çıkabilme yetkisi var. Yalnız toksinler yani serbest radikaller fazla olunca, vücudumuz tepki vermeye başlar. Alerji, mantar, hazımsızlık, kabızlık, fazla kilo, depresyon, cilt problemleri ve benzeri problemler baş göstermeye başlar. Detoks bu şikayetleri yok etmede en etkili yöntemdir. Aslında yeni bir uygulama değildir, yıllar öncesine dayanır. Tedavi amaçlı uygulanır. Sıvı beslenme sayesinde vücudun kendi detoks sisteminin daha efektif çalışmasına yardımcı oluyoruz.”
80/20 beslenme: “80/20 beslenme programı gerek ev koşullarında gerekse çalışma hayatında kolaylıkla yaşam tarzına adapte edilecek tarzda basit bir yöntem aslında. Besin seçiminde tabağın %80’ini bitkisel, geri kalan %20’sini ise hayvansal kaynaklı besinlerle doldurmak gerekiyor. Diyetin temeli sebze ve meyve ağırlıklı bir beslenme şeklindedir. Bu tarz bir beslenme şekli kaybedilen ağırlığın korunmasını sağlayabildiği gibi ömür boyu da uygulanabilecek bir sistemdir.”
Egzersiz: “Sporun sağlığımıza artısı artık günümüzde çeşitli araştırmalarla da kanıtlanmış durumda, hiçbir beslenme programı spor olmadan etkili değildir. Düzenli yapılan spor kemik ve kas sağlığında, hastalıkların önlenmesinde ve uzun yaşamda gerçekten büyük öneme sahip. Otelimizde pilates, circuit training, kinesis, reformer, aletli fitness, stretching, trambolin, doğa yürüyüşü gibi çeşitli uygulamalar bulunmakta.”
Spa Terapileri: “Tüm dünyadan masaj çeşitleri başta olmak üzere, İnfrared Sauna, Ozon Terapisi, Thalasso, Ayurvedik terapiler de Sianji Life’ta uygulanıyor. İnfrared Sauna, far-infrared ısı, güneşi yaşam kaynağımız yapan ısıdır. Güneşe çıkan çocukların kemiklerinin gelişmesi, güneş alan bitkinin büyümesi, meyvesinin gelişmesi, güneş alan bir evin daha sağlıklı olması size bunu kolayca açıklayabilir. Bu ışınların en ilginç özelliği direkt olarak nesneleri ısıtıyor olmasıdır. Kızılötesi ısı sistemleri vücudunuza işleyerek doğal bir ısı sağlar. Tıpkı güneş gibi, etki ettiği alandaki havayı değil cisimleri ısıtır. Derine işleyebilir. Vücudunuzdan 4 cm derine kadar etki edebilen bir ısıdır. Bu sayede klasik saunalara göre daha derinden bir terletme sağlar. Bu olay da netice olarak 7 kat daha fazla toksin atımı sağlar. Genel kabule göre infrared saunalar vücuttan 100 birim terleme ile 20 birime kadar toksin atabilir, bu şekilde zayıflamaya da yardımcıdır. Aynı zamanda endorfin salgılatması sebebiyle ağrılara yardımcı olduğu da biliniyor. Cilt sağlığında da önemli bir yere sahip, bağışıklı sistemini de güçlendirmeye yardımcıdır.”
Thalasso: “Ortalama 37 derece olarak ısıtılan deniz suyu, solunum yoluyla iyot alınmasına olanak tanır. Thalasso terapi, kendi içinde birçok uygulamayı barındırır. Vücuttaki toksinleri atmak için kullanılır.”
Ayurvedik terapiler: “Ayurveda kökleri 5000 yıl öncesine uzanan geleneksel bir Hint tedavi şeklidir. Hindistan’da başlayan ve günümüze uzanan bu yöntemin bugün tüm dünyada kabul görmüş anlamı “Yaşam Bilimi” olan beden ve ruh sağlığını dengede tutmayı sağlayan en eski şifalandırma tekniklerinden biridir. Abhyanga, Sirodhara, Bolug Bag, Kati Vasti gibi çeşitli teknikleri Sianji Life’ta bulabiliyorsunuz. Kas ve eklem sağlığında önemli yerleri vardır.”
Ozon terapi: “Kan dolaşımını arttırma yeteneği, dolaşımla ilgili bozuklukların tedavisinde kullanılır ve organik fonksiyonların yeniden canlandırılmasında ozonu çok değerli kılar. Düşük dozlarda kullanıldığında, vücudun direncini arttırır, diğer bir deyişle ozon bağışıklık sistemini aktive eder.”
Bize sağlıklı beslenme ile ilgili ipuçları verebilir misiniz?
- Öncelikle alkali suya geçiş yapmak herkesin yapabileceği bir şey. Suyunuza ekleyeceğiniz birkaç damla limon suyu onu alkali yapacaktır. Bu şekilde su içsem yarıyor’dan su içsem yakıyor’a geçebilirsiniz.
- Beslenmenizdeki çiğ sebze meyve oranını arttırmak. Son araştırmalara göre, ne kadar çok çiğ sebze meyve tüketirsek o kadar iyi, çünkü bozulmamış halde vitamin, mineral, fitokimyasallar, oksijen ve enzimler içeriyorlar. Ne kadar çok çiğ sebze meyve tüketirsek canlılığımız o kadar artıyor ve ömrümüz uzuyor.
- Akşam yemeklerini mümkün olduğu kadar erken yemek ve akşam yemeği olarak protein, sebze-yeşillik ve yağ üçlüsünü tercih etmek. Akşam yemeğinde yiyeceğiniz karbonhidratlar size kilo olarak geri dönebilir. Sebebi ise insülini yükselteceği için melatonin hormonunun salgılanmasını geciktirerek, bu da yağ yakmayı sağlayan leptin hormonunun da salgılanmasını geciktirecektir.
- Sağlıklı yağları tüketmeye özen göstermek. Çoğu insan yeterince sağlıklı yağ tüketmiyor. Avokado, zeytin, hindistancevizi, çiğ kuruyemişler, yağlı tohumlar, soğuk sıkım yağlar, iyi tereyağı beslenmemizden eksik olmamalı. İyi yağ tüketerek beynimizin iyi çalışmasını, hücrelerimizin sağlıklı olmasını sağlıyoruz. Hatta kilo vermenin bir yolu da iyi yağ tüketmekten geçiyor!
#Wellbeingoteli #sağlıklıyaşam #röportaj #ÇisemÇakır