Her cilt tipine göre pudra var…
Hazırlayan: Nesrin Mutlu
Ciltte harika bir görünü elde etmek, makyajın gün boyu tazeliğini ve kalıcılığını sağlamak, küçük makyaj hileleriyle ciltteki kusurları kapatmak, gözaltı torbaları ve kırışıklıklarını gizlemek adına pudra; kadınların vazgeçilmezi, profesyonel makyaj uygulamalarının da en büyük destekçisidir.
Makyaj sabitlemeden parlaklığa karşı birçok derde deva olan pudrayla kusursuz bir cilt makyajına nasıl sahip olunur gelin hep birlikte bakalım. Pudra hakkında tüm merak edilenleri sizler için bir araya getirdik.
Tarihte pudra izleri…
Milat’tan çok önce, ilk kez eski Mısır’da kadınlar kozmetik olarak kil veya tebeşire dayalı toz pudra kullanmıştır. Kleopatra’nın makyajından önce toz pudra kullanması ve beyaz cildin yüksek tabaka ve asaleti temsil etmesi de o yıllara dayanıyor.
Aynı dönemde Japon kadınları ve erkekleri de aynı akıma uymuştur, daha çok pirinç tozundan yapılmış toz pudralar kullanmışlardır. Japonlar günümüzde de asla güneşlenmez ve bronz tenden asla hoşlanmazlar.
16.yy da Avrupa’da kullanılmaya başlanan toz pudra, pirincin Avrupa’ya ticareti ile başlamıştır.
Pirinç pudrası içerdiği nişastanın emiciliği ve örtme gücü sayesinde pürüzsüz bir cilt sağlaması nedeniyle batılı kadınlar tarafından da kabul görmüş ve makyaj malzemeleri arasında vazgeçilmez yerini almıştır. Ancak pirinç nişastasının ciltteki gözenekleri tıkaması sonucu asırlar sonra kullanımı azalmış ve üretimine son verilmiştir.
Roma da bu modaya uymuştur, hatta İmparator Neron’un karısı Poppaea’nın yüzünü beyazlatmak için tebeşir pudrası kullandığı kayıtlara geçmiştir. Romalı ünlü filozof Platus kadına bakışını ‘boyasız bir kadın tuzsuz bir yemeğe benzer’diyerek açıklamıştır.
17.yüzyılda İngiltere’de pudra kullanımı o derece önemsenmiştir ki, o dönemde İngiliz erkekleri ve kadınları ‘Powder rooms’ (Pudra odaları) adı verilen yerlerde toplanmış; saçlarına, yüzlerine ve peruklarına pudra sürmüşlerdir. Bu eylem İngiltere’de o denli yer etmiştir ki, günümüzde de İngiliz kadınları makyaj tazeleme ihtiyacını giderdikleri mekan için aynı deyimi kullanırlar.
Renkli toz pudra, pembe rengin moda haline gelmesi ile gündeme gelmiştir.
18.yy da, Avrupa’da toz pudra, buğday ve pirinç karışımı ile üretilmeye devam edilmiştir. Bu yüzyılda toz pudra üretimi Fransa’da yasaklanmıştır. Toz pudra yerini katı, tabaka halindeki pudra’ların üretimine bırakmıştır. İngiltere Kraliçesi Victoria makyajı yasaklamış ve kozmetik anlamda pudra kullanımı İngiltere’de bu dönemde azalmıştır.
20. yy da toz pudra kullanımı daha çok tiyatro sanatçılarının kullanımı ile başmış ve günlük hayatta kadınların kullanımına geçmiştir. 1940’lı yıllarda Helena Rubinstein ucuz toz pudra üretimiyle, Elizabeth Arden diğer toz bakım ve kozmetik ürünleriyle pudranın günümüze taşınmasına aracı olmuşlardır.
Osmanlı’da pudra kullanımının ne zaman yaygınlaştığı konusunda kesin bir bilgi olmamakla beraber, 1800’lerin ikinci yarısından itibaren, özellikle İstanbul’da modern eczanelerin açılmasıyla birlikte tıbbi ve kozmetik pudra imalatına başlanmıştır. Bu pudralar arasında en meşhur olanları Süleyman Ferid (Eczacıbaşı) tarafından üretilen “Diapasme Ferid” ve Edhem Pertev tarafından üretilen “Diapesme Pertevö’dir.